Politika ile Avrupa Birliği(AB) kuralları futbola benziyor. İlk kırmızı kart belki bize çıkacak.
BRÜKSEL ülkemiz sorunlarını bir yuvarlak masada görüştü. 28 devletten AB parlamenterleri hazır bulundu. “ATAKA” partisi Başkanı Volen Siderov’un Fransız diplomat Bayan Stefani de Martie’ye saldırısı kınandı.
14 Ocak günü AB Haber Merkezi özel bir bildiri yayınladı. Irkçı lider “Volen Siderov’un saldırgan tavrının yinelediğine dikkat çekildi. Bulgaristan devleti ve organlarının bu şiddet içeren saldırgan davranışları kınayıp durdurması istendi.
V. Siderov’un yasa dışı davranışlarına karşı Sofya hükümetinin suskunluğunu koruyarak toleranslı kalması, Bulgaristan’ı AB içinde bir “yasasız ada” durumuna getirebilir denen bildiride, AB üyeliğine son vermek için Bulgaristan prosedürü başlatılabileceğine işaret edildi.
Ülke içinde yasalara uyulmaması ve adalet sağlanamaması Bulgristan’ı izole ediyor.
Avrupa Birliği bir coğrafya olmakla birlikte, aynı zamanda bir kültürel ve yasa egemenliğin tam uygulandığı bir birliktir, denilen aynı belgede şu görüşe de yer veriliyor:
“Bir parti lideri ve milletvekilinin sorunsuz kişilere karşı şiddet kullanması ve sıkça yineleyen kaba davranışlar, Bulgaristan lehinde bir durum olmadığı gibi, ülke için sorun yaratmakta ve onu ortakların gözünden düşürmektedir.”
Yuvarlak masa toplantısına, ağırlıklı konuşan Leh vekillerle birlikte, çok etkin olan Fransız AB milletvekilleri de şöyle dedi: “Sofya Varna uçak seferinde bir vatandaşımız olan diplomat Bayan Stefani de Martie, Volen Siderov tarafından incitildi. Olayı kınıyoruz. Bu gibi istenmeyen olaylar Bulgaristan’ın AB üyeliğine son verebilir.”
Avrupa Halk Partisi’nden Fransız milletvekili Pier Odi ise, Volen Siderov’un şerefsiz politik tutumunu kınarken, Bulgar hükümetinin bu kadar saldırgan bir davranışı henüz neden lanetlemediğinden esef ettiğini dile getirdi.
Bu arada, Bulgar parlamentosundaki çoğunluğun birkaç aydan beri şahsen Volen Siderov’un sağladığına da işaret edilirken, toplantıya katılan Avrupa Birliği parlamenterleri Volen Siderov’u uyaran ve kınayan bir ortak bildiriyi kabul ettiler. Bildiri, AB Parlamento Başkanı Martin Schulz’a gönderildi.
Leh milletvekili, yuvarlak masaya katılanlara, 2009’da AB parlamentosunda “ATAKA” milletvekili olarak görev alan ve sonra ırkçı partiden kendi istekleriyle ayrılan Kiril Gumnerov, Valentin Nikolov ve Ognyan Tetimov adında üç Bulgar parlamenterin peşinen imzalatılan “partiye bağlılık” bildirilerinin, “150 Euroluk (yüz elli bin Euro) borç senedi” ile değiştirildiğini, kendilerinden bu paranın icra yoluyla istendiğini ve benzer uygulamaların AB politik ahlakına tamamen ters düştüğünü anlattı.
Bulgaristan Baş Savcı Sotir Tsatsarov’un Volen Siderov’un milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasını istemesini bildiren İngiliz AB parlamenteri Nirj Deva, İngiltere’de parlamento üyelerinin dokunulmazlığı olmadığına işaret etti ve şöyle konuştu: “İngiltere’de bir kişinin kendisini yasaların üzerinde göstermesi, bütün ülkede alay konusu olur. Milletvekili, halka hükmeden değil, halkın hizmetinde olan kişidir!”
Nirj Deva yasama görevinde bulunan vekillerle ilgili de şöyle devam etti: “Hazırladığımız ve onayladığımız yasalar üzerinde dokunulmazlığımızın olması kabul edilir bir durum olamaz?! Böyle bir durum asla kabul görmez.”
Şu anda “ATAKA” partisinin Strazburg’ta temsilcisi yoktur. Son AB parlamentosu seçimlerinde Dimitar Stoyanov ile Slavi Binev “ATAKA” partisinden milletvekili seçilmişlerdi, fakat daha sonra partiden ihraç edildi. Bu yüzden Brüksel’deki yuvarlak masa toplantısında, Volen Siderov’u savunan olmadı.
Bir basına açıklamada bulunan eski “ATAKA” parlamenteri Binev’e göre, V. Siderov’un oynadığı oyunlar, Mayıs ayında yapılacak AB Parlamento seçimleriyle ilgili kamuoyu yartıyor.
Başsavcının Volen Sierov’tan milletvekili dokunulmazlığını gönüllü olarak kaldırmasına ilişkin yasal süre Çarşamba gün (22 Ocak 2014) doluyor.
Sosyalist Parti’den gelen haberlerde, Volen Siderov’un saldırgan davranışları “hükümet ortaklığını” zor durumda bırakırken, HÖH milletvekili Yordan Tsonev, “Siderov dokunulmazlığını kendisi iade etmezse, mecliste yapılacak oylamada HÖH milletvekillerinin Başsavcının isteğine olumlu oy vereceklerini açıkladı.
Brüksel “kırmızı kart” konusunu tartışırken, partileri Mayıs sonunda yapılacak AB parlamento seçimleri hazırlıklarına başladı. Olay, Sosyalist Partisi Stanişev ve Pırvanov kanatlarına (BSP-ABV) hiziplerine bölünce, iki listeden söz edilmeye başlandı ve liste başları henüz açıklanmadı.
Boyko Borisov AB parlamenter adaylarını 16 Şubatta yapılacak GERB Kurultayında açıklayacak.
HÖH partisi liste başında yine Hüsmenova olması beklenirken, toplam 17 Avrupa parlamenterinden 4 (dördüne) talep olan “Sansürsüz Bulgaristan” partisi de adaylarını 25 Ocak günü açıklayacak.
AB parlamento seçimleri Bulgaristan politik dengesi açısından çok önemlidir. Son yıllarda yapılan 6 (altı) seçimi (AB, meclis ve yerel seçimler) art arda kazanan Boyko Borisov’un GERP partisi Mayıs 2014 sonunda yine zafer kazanıp başa geçerse, BSP-HÖH- ATAKA ortaklığını mutlaka istifaya zorlayacaktır. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın!
Bu açıdan belki BRÜKSEL yaklaşan büyük seçimleri göz önünde bulundurarak Bulgaristan Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği üyeliğine şimdilik “kırmızı kart” çıkarmaya bilir.
Fakat Mayıs 2014’te GERP partisi Brüksel’e en fazla parlamenter gönderebilirse, BSP, HÖH ve ATAKA kabine ortaklına ve Başbakan Plamen Oreşarski hükümetine “kırmızı kart” u düşünmeden çıkaracaktır. O zaman, bunu B. Borisov değil, halk iradesi yapmış olacaktır.
Biz, kırmızı kartların nerede basıldığını henüz öğrenemedik ama 12 Mayıs 2013 günü yapılan Bulgaristan parlamento seçimlerinde 350 bin sahte bülten kullanıldığı ortaya çıktıktan sonra, anlaşılan şimdi artık DAHA BÜYÜK ÇAPLI BİR SKANDAL OLMASINI ÖNLEMEK AMACIYLA OLACAK, AKLA GELEN TÜM önlemler alınmış ve AB parlamentosu için seçim bültenleri HALK BANKASI DARPHANESİNDE basılıyor.