Hüseyin YILDIRIM
Afrika kıtası, son yıllarda Türkiye’nin dış politika ve ekonomi stratejilerinde önemli bir yer edinmiştir. Ancak bu yükseliş yalnızca basit bir diplomatik genişleme değil; aynı zamanda küresel bir yeniden yapılanmanın parçasıdır. Çin, ABD, Fransa ve Rusya gibi küresel aktörlerin rekabet ettiği Afrika’da, Türkiye’nin artan etkisi, yalnızca ekonomik ve askeri faaliyetlerden ibaret değildir. Bu etkinin ardında insani yardım, kültürel bağlar ve karşılıklı kazanca dayalı bir model vardır. Şimdi, bu stratejinin farklı boyutlarını detaylı bir şekilde ele alalım.
1. Türkiye’nin Afrika Stratejisi: Neden Afrika?
Afrika, dünya çapında zengin doğal kaynakları, büyüyen genç nüfusu ve gelişmekte olan pazarlarıyla büyük bir cazibe merkezi. Türkiye, bu potansiyeli erken fark eden ülkelerden biri olarak, kıtayla ilişkilerini 2005 yılında başlattığı “Afrika Açılımı” politikasıyla yeniden tanımladı. Bugün gelinen noktada, Türkiye’nin Afrika ile ilişkileri şu unsurlar üzerinde şekilleniyor:
Ekonomik İşbirliği: Afrika’da büyüyen ekonomiler, Türk iş insanları için yeni fırsatlar sunuyor. İnşaat, enerji, madencilik ve tekstil sektörleri bu işbirliğinin ana eksenini oluşturuyor.
Jeopolitik Denge: Türkiye, Afrika’daki stratejik varlığını artırarak, küresel sistemdeki etkisini genişletmeyi hedefliyor. Bu, hem Batı’ya hem de Asya’ya mesaj niteliği taşıyor.
Savunma ve Güvenlik: Türkiye’nin savunma sanayii ürünleri, özellikle SİHA’lar, Afrika ülkelerinin güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak için önemli bir araç haline geldi. Somali ve Nijerya gibi ülkelerle yapılan savunma anlaşmaları, bu işbirliğinin somut örnekleridir.
2. Türkiye’nin Afrika’daki Faaliyetleri: Stratejik Hamleler
Türkiye’nin Afrika’daki faaliyetleri, kıtanın dört bir yanında dikkat çekici sonuçlar yaratıyor. İşte bu faaliyetlerin ana başlıkları:
A. Ekonomik ve Ticari İlişkiler
Türkiye, Afrika ile olan ticaret hacmini 2005 yılında 5.4 milyar dolardan 2023 yılında yaklaşık 40 milyar dolara çıkarmıştır. Bu artış, hem Türk iş insanlarının kıtaya olan ilgisinin hem de Türkiye’nin kıtadaki projelerinin bir göstergesidir.
Madencilik:
Nijer’de altın ve uranyum madenciliği, Türkiye’nin kıtadaki stratejik yatırımlarından biridir.
Gana’da kurulan Türk altın rafinerisi, yerel kaynakların işlenmesinde Türkiye’nin etkinliğini artırıyor.
Enerji:
Somali’deki petrol arama faaliyetleri, Türkiye’nin enerji alanındaki hedeflerini ortaya koyuyor.
Karpowership, Gana ve Güney Afrika gibi ülkelerde yüzer enerji santralleriyle elektrik sağlıyor.
Liman İşletmeciliği:
Gambiya’daki Banjul Limanı, Albayrak Grubu tarafından işletilmektedir. Türkiye, bu limanlar üzerinden kıtanın lojistik altyapısına katkıda bulunuyor.
B. Savunma Sanayii ve Askeri İşbirliği
Türkiye’nin Afrika’daki askeri varlığı, güvenlik ve savunma sanayii işbirlikleri ile hızla büyümektedir.
Somali – Mogadişu Üssü:
Türkiye’nin Somali’de kurduğu “Turksom” üssü, Somali askerlerini eğitiyor ve bölgedeki istikrarı sağlamada önemli bir rol oynuyor.
SİHA Satışları:
Türkiye’nin ürettiği Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA’lar), Nijerya, Etiyopya ve Fas gibi ülkeler tarafından satın alındı. Bu, Türkiye’nin savunma sanayiinde küresel bir oyuncu olduğunu gösteriyor.
C. İnsani Yardım ve Eğitim
Türkiye, Afrika’daki insani yardım projeleriyle kıtada “yumuşak güç” stratejisini başarılı bir şekilde uyguluyor.
TİKA Projeleri:
TİKA, Afrika’nın birçok ülkesinde su kuyuları açarak, hastaneler kurarak ve tarım projelerini destekleyerek kıtada binlerce insanın yaşam kalitesini artırıyor.
Maarif Vakfı ve Eğitim:
Maarif Vakfı, Afrika’da açtığı Türk okullarıyla binlerce Afrikalı çocuğa eğitim sağlıyor. Bu okullar, sadece eğitim değil, aynı zamanda Türk kültürünün tanıtımı için de bir platform oluşturuyor.
3. Türkiye’nin Afrika’daki Stratejik Alanları
Türkiye’nin Afrika’daki varlığı, belirli stratejik bölgelerde yoğunlaşıyor:
Kızıldeniz ve Doğu Afrika:
Somali ve Sudan’daki yatırımlar, Türkiye’nin Hint Okyanusu’na erişim stratejisinin bir parçasıdır. Sudan’daki Sevakin Adası’nın restorasyonu ve Mogadişu üssü, Türkiye’nin bu bölgede kalıcı bir varlık elde etme hedefini ortaya koyuyor.
Batı Afrika:
Türkiye, Gana, Nijer ve Gambiya gibi ülkelerdeki ekonomik yatırımlarıyla Batı Afrika’da da etkisini artırıyor. Özellikle enerji ve madencilik projeleri bu bölgedeki temel işbirliği alanlarıdır.
4. Türkiye’nin Afrika’daki Etkisi: Sorular ve Tartışmalar
Türkiye’nin Afrika’daki yükselişi, çeşitli soruları da beraberinde getiriyor:
Afrikalılar İçin Ne Anlama Geliyor?
Türkiye’nin projeleri, genelde karşılıklı kazanç modeliyle yürütülse de, bu durumun uzun vadede Afrika halkları üzerindeki etkisi tartışılmalıdır. Afrika’daki yerel halk, bu projelerden ne kadar faydalanıyor?
Uluslararası Rekabet:
Türkiye, Afrika’daki varlığıyla Çin, Fransa ve ABD gibi güçlerle rekabet ediyor. Ancak bu rekabet, bölgeye katkı mı sağlıyor yoksa kıtayı bir nüfuz çatışmasının merkezi mi yapıyor?
Sonuç: Türkiye Afrika’da Nereye Gidiyor?
Türkiye’nin Afrika’daki varlığı, küresel bir güç olma yolunda önemli bir adımı temsil ediyor. Ancak bu adımların sürdürülebilir olması, yerel halkların ihtiyaçlarına uygun projelerle desteklenmesine bağlıdır. Eğitim, sağlık ve altyapı projeleri, Türkiye’nin Afrika’daki etkisini güçlendirebilirken; ekonomik çıkarların öne çıkarılması uzun vadede olumsuz etkiler yaratabilir.
Bugün Türkiye, Afrika’da “yeni bir oyuncu” değil; kıtanın tarihsel bir parçası olarak hareket ediyor. Ancak bu varlığın anlamı ve etkisi, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin bu stratejiyi nasıl yönettiğine bağlı olacak. Türkiye Afrika’da yalnızca bir aktör değil, aynı zamanda bir ortak olmayı başarırsa, bu işbirliği her iki taraf için de kazançlı olacaktır.

“Türk Töresi” Füzuli’de: yaratıcı ve öğretici üç günlük eğitim programı
Türk Asrına Doğru: Geçmişin Sınavından Geleceğin Ufuklarına
Birliğin Unutulan Hikâyesi: Doğu Türkistan’dan Bugüne Uzanan Ders
Almatı’da Hissedilen Türkiye: 4 Kasım 2025’ten Türk Asrı’na
Sofya’dan Bugüne: Bir Askerin Ruhu, Bir Milletin Sorumluluğu
Bir Kalbin Attığı Yer: Bayrampaşa’da Türk Dünyası
Türk Dünyası Medyasında Tarihi Buluşma: Kazakistan’dan Yükselen Ses
Türk Dünyasının İletişim ve Sanat Zirvesi Almatı’da Başlıyor!
Bulgaristan`da Aşırı Yüklü Kamyonlara Sensörlü Otomatik Ceza Sistemi Başladı