Türkiye’nin; Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin uygulamış olduğu Göç ve İskan yöntemleri/normları baz alınarak uluslararası kurallara göre yeni yasal düzenlemelere ihtiyacı olduğu görülmektedir.

Ülke nüfusunun %10’undan fazlasının güvenlik ve beka sorunu olduğundan hareketle GÖÇ ve İSKAN BAKANLIĞI kurularak Türkiye’ye; sığınmak, çalışmak gibi nedenlerle gelmek isteyenler hakkında;
-Kim,
-Nereden,
-Ne için,
-Ne kadar süre ile
gelmek, sığınmak istiyor?
-Nerede, Kimlerle kalacak/ikamet edecek?
-Ne iş yapacak?
-Geçimini nasıl sağlayacak?
….
gibi hususlar başta olmak üzere (bu başlıklar ayrıntılı olarak ele alınmalıdır);
bir dizi sorulara ikna edici cevapları olanlar kabul edilmeli ve kabul edilenler hakkında yasalar ve kurallar kesinlikle işletilmelidir. 
Sığınmacılar, geçici korunma saikiyle veya transit geçişler için kabul edilen yabancılar sınırsız özgürlüğe haiz olmamalı ve istediği gibi, istediği yere gidememeli, ikametleri veya seyahatleri yasal düzenlemelerle belirlenmelidir.
Türkiye, imparatorluk geleneğinden gelen bir ülke olmanın verdiği bir misyonla uluslararası göçlere açık bir ülke konumuna sahip olduğu muhakkaktır. Ayrıca üç kıtanın kesişim güzergahında yer alan coğrafi konumu ile göç güzergahındadır.
Ancak Türkiye’nin bir yolgeçen hanı olmadığı, uluslararası normlar dikkate alınarak düzenleyeceği yeni yasal düzenlemeler ve uygulamalarla bütün dünyaya gösterilmeli, her önüne gelen kabul edilmemelidir. Aksi takdirde yakın gelecekte güvenlik ve beka sorunu ile karşı karşıya kalacağı muhakkaktır.

İsmail CİNGÖZ
Uluslararası Siyaset Uzmanı
BULTÜRK Ankara Temsilcisi

Yazar