6 Kasım’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kesin sonuçları henüz bilinmese de ara sonuçlar, iç siyasette durumun değişmiş olduğunu ve önümüzdeki Pazar günü çekişmeli bir ikinci turun yapılacağını açıkça gösteriyor.

 

İktidar partisi GERB adayı Tsetska Tsaçeva’nın seçimlerin birinci turunu kazanacağı yönündeki tahminler teyit edilmedi, Tsaçeva ülkenin sadece 3 ilinde birinci oldu. Rakibi, BSP tarafından desteklenen Rumen Radev ise toplam 28 olan ilden 20’sinde birinci oldu. 1990 yılından bu yana ilk defa sosyalistlerin seçim adayı başkent Sofya’da kazandı. Sofya’da iktidar partisi ikinci güç durumunda olsa da Refprmcu Blok adayı Trayço Traykov’un GERB’ten yüzde 1’in altında destek alması, sağın başkentte eskiden sahip olduğu güçlü konumuna dönmekte olduğuna işaret ediyor.

Bazılarına göre cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci tur sonuçları, ülkede siyasi güç nispetinde hissedilir değişikliğin belirtisidir. “Birleşmiş Vatanseverler” Koalisyonunun adayı Krasimir Karakaçanov’un Radev ve Tsaçeva’nın ardından yer alması bu savı destekliyor. Bağımsız aday Veselin Mareşki’nin aldığı sonuç da değişikliğin olduğunu ortaya koyuyor. Mareşki’nin kenti Varna’da birinci, ülkede ise dördüncü olması, beklenmedik bir sonuç oldu.

Bu arada siyasi sistemle ilgili referandum inisyatifini başlatan Slavi Trifonov, parti kurup genel seçimlere gitmeye karar verirse ne olur sorusu ortada. Trifonov şimdilik böyle bir niyeti olduğunu teyit etmese de onun giriştiği halk oylamasına milyonlarca kişinin katılmış olması, bu ihtimali reddetmesine imkan bırakmıyor, hem kendisi de “ne gerekirse yapılacak” gibi anlamlı açıklamalar yapıyor.

Parlamenter seçimlerden farklı olarak cumhurbaşkanlığı seçimleri, nispi temsil esasına değil, çoğunluk esasına dayanıyor ve ikisi arasında doğrudan bağlantı kurmamak gerekir. Bu konuda Başbakan haklı olsa gerek. Boyko Borisov, GERB adayının birinci turda ikinci olmasına rağmen iktidar partisinin birinci parti olmaya devam ettiğini söylerken birinci turu kazanın adayın BSP tarafından değil, inisyatif komitesi tarafından gösterildiğini, sosyalistlerin ise kendisini sadece desteklediklerini öne sürdü. Borisov, sadece sosyalistlerin değil GERB’in yanlısı olan vatandaşların da Rumen Radev lehine oy kullanmış olduklarını itiraf ediyor. Bunu sosyalistler de bildiği için BSP lideri Korneliya Ninova, bu etapta genel seçimlerle ilgili soruları cevapsız bırakarak ikinci turdaki şanslar konusunda yorum yapmakla yetiniyor.

Aslında cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu ile ilgili tahminler yapmak bu aşamada gayet zor. Karakaçanov’un taraftarlarını ikinci turda bir veya başka aday lehine oy vermeye çağırmayacağını açıklaması üzerine Birleşmiş Vatanseverler yanlılarının oylarını kimden yana kullanacaklarını kim söyleyebilir ki! Yine de “vatansever” oyların bir bölümünün GERB’e gitmesi muhtemel, çünkü onların bir bölümü bu partiyi icra erkinde destekliyorlar. Reformcular da ikinci turda GERB adayını destekleyeceklerini söylese de bu, onların bir bölümü için geçerli değil. Birinci turda DPS tarafından desteklenen Plamen Oreşarski’ye verilen oyların ikinci turda sosyalistlerin desteğini alan adaya verileceğine kesin gözü ile bakılsa da bu hesap bile yanlış çıkabilir. En azından kaçınılmaz olarak hüsrana uğrayan ve sandıklar önünde saatlerce beklemek zorunda olan seçmenlerin tekrar sandık başına gidip gitmeyeceklerini, yani yüksek katılım oranının tekrar sağlanıp sağlanmayacağını bilmediğimiz için.

Seçimlerin birinci turu üzerine oluşan bilinmezlikler ikinci tur sonuçlarına ilişkin tahmin yapmayı fevkalade zorlaştırıyor. Öngörüde bulunmak bu denli zor olurken, en iyisi 13 Kasım tarihine kadar tahminden çekinelim.

 

 

BNR

Yazar