Rusya’da Gizeldon Nehri üzerinde bulunan, Kuzey Osetya’daki Alania Proigrodny Bölgesi’nde yer alan Dargavs köyünün sırrı yıllardır çözülemiyor.
Yer üstü Kriptaların bölgede yaşamış zengin ailelere, yeraltı kriptalarının da yoksul ailelere ait olduğu söyleniyor. Bölge sakinleri sevdiklerini kıyafetleri ve değerli eşyalarıyla birlikte gömmüş. Kripta mezarların bazılarında yeraltı odaları bulunurken bazıları iki ve üç katlı olduğu biliniyor. Ailesi olmayan veya bölgeye sonradan gelenler için de ortak mezarlar bulunuyor.
Ölüler Şehri’nin hikâyesi, bölge tarihinin de bir parçasını içeriyor. 17. ve 18. yy’da bölgede yayılan veba salgını. Burada araştırma yapan uzmanlar ve arkeologlar, hastalığa yakalanan bölge sakinlerinin başkalarına bulaştırmamaları adına burada yaşadıklarını ve zamanla karantina bölgesi görevi gördüğünü de açıklıyor.
Buraya gelenlerin hastalıktan kurtulamayacağını anlayınca mezarlıkları yaptığı ve son anlarını burada geçirdikleri anlatılıyor. Gün geçtikçe bölgeye yayılan salgın sonucunda artık gömecek kimsesi kalmayan insanlar aile mezarlarının içinde ölümlerini beklemeye başlamışlar.
Arkeologlar kriptaların içinde bazı bedenlerin tekneye benzeyen ahşap tabutlarla birlikte yanlarında küreklerle gömüldüğünü ortaya çıkarmış. Bazı tarihçiler eskiden yaşayanların cennete ulaşmak için bir nehri geçmesi gerektiğine inandığından kaynaklandığını söylüyor.
‘Ölüler Şehri’ birden çok efsaneyi barındıran gizemli bir şehir olarak biliniyor. Eski zamanlarda dışardan gelen bir kişi bu köye gelip kalırsa bir daha geri dönemeyeceği inancı hâlâ söylenmekte. Sıra dağların sert yamaçlarına kurulu olan şehirde günümüzde çok sık olmasa da geziler düzenleniyor.
Birçok ziyaretçi gibi çok iyi korunmuş olan bu ortaçağ mimarisini görmek için gelen tarihçi Luidmila Gaboeva “Buranın güzelliğine gelen insanlar sonsuz ölüm korkusuyla barışa ve huzura ulaşıyorlar” diyor. Ayrıca köyün yakınlarında yaşayan yerel halk burada hâlâ gizemli olayların yaşandığını ve çocuklarının buraya ziyaret etmemesi konusunda uyarılarda bulunuyor.
Geçmişi hâlâ tam bilinemiyor
16.yy’dan bu yana Rusya’nın tarım alanı olarak kullanılan güney topraklarının bir uzantısı olarak yer alan bölgenin ne zaman oluşturulduğu hakkında kesin bir bilgi yer almıyor.
Bir teoriye göre 13. yy’da yaşanan Moğol-Tatar istilası sırasında yaşanan kıtlık sorunu neticesinde vadide yaşayan yerlilerin alanı korumak yer üstü yapıları yaratmaya başladığı söyleniyor.
Bir başka teoride ise ‘Ölüler Şehri’nin Rusya’nın güneyine yerleşen ve topraklarına saygı göstermek için ölülerini toprağa gömen Sarmatyalılar tarafından oluşturulduğu söyleniyor.