Keşke Kızılderili olabilsek
Ağaçları onlar gibi sevebilsek
Dünyamızı onlar
Gibi koruyabilsek
Çünkü onlar ihtiyaçları kadar
Koparıyorlardı dünyadan
Kızılderililerin Türk olduğu yönündeki iddia, ilk kez her iki tarafın da katıldığı bir zirvede ele alındı.

Keşke Kızılderili olabilsek
Ağaçları onlar gibi sevebilsek
Dünyamızı onlar
Gibi koruyabilsek
Çünkü onlar ihtiyaçları kadar
Koparıyorlardı dünyadan
Kızılderililerin Türk olduğu yönündeki iddia, ilk kez her iki tarafın da katıldığı bir zirvede ele alındı.

Zirvede Türkler ve Kızılderililer arasında ortak yanlar olduğu ortaya çıktı. İstanbul Üniversitesi Mezunlar Derneği Başkanı Ali Çınar’ın girişimleri ile New York’taki Türkevi’nde yapılan zirveye, George Washington Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Türker Özdoğan, Amerikan İçişleri Bakanlığı Kızılderililer Doğu Yakası Daire Başkanı Frank Keel, Michigan Devlet Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Timur Kocaoğlu, Birleşmiş Güney ve Doğu Kabileleri Başkanı Brian Paterson, Araştırma Profesörü Marjorie Mandelstam Balzer ve Amerikan Kızılderilileri Araştırma Bölümü Arizona Devlet Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Carol Lujan konuşmacı olarak katıldı.

Zirvede ‘En Genç Şarkıcı’ ve ‘En İyi Genç Sanatçı Albümü’, ’50. Grammy Ödülleri Giriş Kategorisi 2007′, ‘Yılın En İyi Flüt Sanatçısı’, ‘Kızılderililer Müzik Ödülleri 2007’ ödüllerinin sahibi, babası Türk, annesi Kızılderili olan Ozan Evren’in yanı sıra ‘Orta Asya’dan Melodiler’ albümünün sahibi İlhan Sami Özülü sahne aldı. Ayrıca Kızılderili Folklor grubu da bir gösteri yaptı.

Yaklaşık 5 saat süren toplantıda Kızılderililerin Türk olduğu yönündeki iddia, tarihi, kültürel ve etnik bakımdan ele alındı. Katılımcılar tam anlamıyla bir noktada buluşamasa da söz konusu iddianın daha bilimsel temelde ele alınması gerektiği yönünde görüş bildirildi.

İlginç ortak yanların ortaya çıktığı zirvede konuşan Prof. Dr. Türker Özdoğan, “DNA testlerinin yapılmasıyla son yıllarda Türkler ile Kızılderililer arasındaki bağlar net olarak ortaya çıktı. Orta Asya’daki Türkler ve Sibirya Türkleri ile Kızılderililerin DNA örnekleri çakışıyor” dedi.

İki halk arasında pek çok bağ olduğunu ifade eden Özdoğan, ABD’nin Arizona eyaletinde Kızılderililerin yaşadığı ‘Havasu’ kentinin ne anlama geldiğini yerlilere sorduğunda Türkçe’dekiyle aynı anlama geldiğini öğrenince çok şaşırdığını dile getirdi.

Georgetown Üniversitesi Sosyoloji-Antropoloji Bölümünden Prof. Dr. Marjorie Mandelstam Balzer, Kızılderililerin Türk kökenli olduğunu söylemenin yanlış olduğunu, buna karşın benzerliklerin gözden kaçırılmaması gerektiğini ifade etti.

Konunun tek noktadan ele alınmaması gerektiğini kaydeden Balzer, araştırma yapılmasının önemine değindi. Balzer, Kızılderililer ile Türkler arasında kurt, kartal gibi totem ve simgelerin aynı şekilde yer aldığına dikkat çekti. Balzer, “Türk ve Kızılderili gruplar tarafından dokunan kilimler coğrafi uzaklığa rağmen neredeyse birbirinin aynısı. Yapılan bir deneyde insanlar, kendilerine gösterilen Türk ve Kızılderili kilimleri birbirinden ayıramadılar” diye konuştu.
Michigan Devlet Üniversitesinden Prof. Dr. Timur Kocaoğlu ise Türkçe ile Kızılderili dilleri arasında bağ bulunduğunu, bu bağın kendisini ortak kelimelerin ötesinde gramer açısından gösterdiğini kaydetti. Sırf kelimelerden yola çıkılarak bir sonuca varılamayacağını ifade eden Kocaoğlu, gramer benzerliklerine dikkat çekti.
Kocaoğlu, “Bu panelde Kızılderililerin Türk olduğu tam olarak ortaya konulmamış olsa da benzerlikler konu üzerinde araştırma yapılmasını gerektirecek nitelikte” ifadelerini kullandı.

ABD Doğu Yakası Kabileleri Ayı Klanı Başkanı Brian Paterson ise Türk oldukları yönündeki iddiayı desteklemedi. Ancak bazı benzerlikler olduğunu belirten Paretson, “Belki Türkler Amerika’dan göçmüşlerdir” şekline konuştu.

 

İbrahim Soytürk

29.03.2008

Yazar