Hoplayıp zıplamaya gerek yok. Çalıp oynamaya, sevinmeye de gerek yok. Politika sahnesinden 24 yıl önce
Ben bu yazımda, siz okurlarıma bir faşizan parti olan “Ataka” lideri Volen Siderov’u anlayabileceğiniz bir
HÖH milletvekili Hüseyin Hafızov ile bir söyleşi. SORU: İlgili yasa önerisi henüz mecliste onaylanmamış olsa
Şimdi, biz burada, temizlenme deyince, el yıkama, paklanma, ayna başına geçip pudralanma gibi işler düşünmüyoruz.
Sonradan konuşmak kolaydır. Koskocaman bir yıl geçti, Bulgar basını bizim o güzelim Güney Doğu Rodopları
Tarihe girmek üzere eşikten geçen 2013 yılından neyin kalmasını, nelerinse hayatımıza bir daha dönmemek üzere gitmesini,
(değişen bir şey yok) Benim gözlemlerime göre, 2013 yılının arkada bıraktığı en kalın iz,
Ayaklanma çağı yaşadık. 29 yıl sonra bugün, ne kadar soğuksa hava, ne kadar buzluysa üzerine
Ben de, yılsonunda siz okurlarımın zamanını, ağır ve adalı bir yazıyla meşgul etmek istemedim. Biz
2013 politik takvimini duvardan indirirken sayfalarında son defa göz gezdiriyorum. Soydaşlarımız, Bulgaristan’da yaşayan kardeşlerimiz, akrabalarımız
Dünya’da soylu adam kalmadı gibi. İtalya Başbakanı Berluskoni’dem sonra AB ülkelerinden diğer başbakanların da ipi
2013 Aralığının son günlerindeyiz. Bir: T.C.Başbakanı R.T. Erdoğan’ın Keşan konuşması; İki: Plovdiv İl Mahkemesi’nin Karlovodaki
Birçok dilde “köylü kurnazlığı” sözü olsa da, köylü kentli oldum olası, kentli köylüyü aldatır. Yasaları
Durgunluk döneminin son yılında ve Hıristiyanların Noel Bayramı arifesindeyiz. YILSONU bilânço çizgisi: Bulgaristan’da “GALIP” Sosyolojik
24 yıldan beri devam eden, fakat halkımıza hiçbir şey getirmeyen Geçiş Dönemi’nde 2013 yılını en
Yılsonuna bir hafta kaldı. Hıristiyan dünyası bir yandan Noel Bayramı’na bir yandan da Yılbaşı karşılamaya
T.C. Başbakanı R.T. Erdoğan’ın Keşan miting konuşmasıyla ilgili olarak, “Demokratsiya” gazetesinde yazan ve Bulgar Ulusal
Son dönemde ana dilimiz Türkçemizin yerel lehçe düzeyinden bir okumalı yazmalı edebiyat dili seviyesine çıkarılması sorunu
16 Kasım 2013 cumaertesi sabahı gün doğarken Smolyan ile Blagoevgrat’ın dağ köylerinden, Gotse Delçev’ten, Kornitsa’dan,
Sofya uluslar arası kitap fuarını gezerken, Hıristiyan Din bilgi ve geleneklerine ait lüks baskılı kitapların
Demokratikleşme sürecinde 1989’den sonra en önemli yıl 2013 oldu. Bulgaristan’da Sivil toplumlar gerçekten oluşmaya başladı. Şubat ayında
Kıskançlığın sonu yoktur. İyiliği kemirip bitiren kıskançlık ve hasetliktir. Şopların halk zekâsında kıskanan, kıskandıran, kıskanç ve
10 – 15 Aralık 2013 Sofya Ulusal Kültür Sarayı Uluslararası Kitap Fuarı’nda Türk standını arıyorum. Birkaç
Plovdiv İl Mahkemesi Karlovo’daki “Kurşun Camiyi” belediyeden alıp Baş Müftülüğe verme kararı alalıdan beri, Türk ve
İnsan olmak çok zor, bir arı kadar olabilsek, ama nerede e e e!!! Doğa düzeni
8 Aralık 2013, Pazar akşamı Sofya Kültür Sarayı’nda ANADOLU ATEŞİ 5 bin izleyiciyle birlikte Türk-Bulgar
Bir Üniversite hocası olduğumdan dolayı, Bulgaristan’da aylardan beri devam eden ve 2013 / 14 sömestr
“Noba”TV izliyorum. Bulgaristan’ın “Kosovo” (Karatavuk) köyünden bir röportaj veriyor. Görüntüde, yeşil güz çimeni üzerine kirli
Yazımın birinci bölümünde size Bulgar politikasında şimdiye kadar yüzde yüz geçerli olan “hep bana hep
İlk karın alaca beyazı kara tezekler üzerinde fırça darbesi gibi, tohumdan yeni çıkmış filizler birkaç
6 ay önce kurulan Bulgar hükümeti “Rila” dağı’nın “Borovets” (Çam Koru) kış sayfiyesinin beş yıldızlı tesislerinde sosyalist
Dilimizin ucuna gelen kırıcı, incitici bir sözü bazen utandığımızdan, çekindiğimizden söyleyemediğimiz olur.Utanmak bir onur sorunudur.
Özgürlüklere EVET! Nefrete HAYIR! Bu, Sofya’da Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan Başbakanlık Binasına kadar “BAĞIMSIZLIK” meydanı boyunca Sosyalist Parti ile
Problemler mevsimlerin değişmesiyle de değişiyor. Bizim tütüncülerin bahar ve yaz aylarında, işten başkaldıracak vakti yokken,
Rasate’nin faşist kolluk güçleri “sivil örgüt” kılığında keyfi harekete geçmesiyle, önce Azınlıkların Savunma Örgütü(OMO) İç
“İyi söz şifadır, kötü söz hasta eder.” Anlaşılmayan bir şey yok değil mi? Katıldınız mı?
2013 güzünde Suriye ve Afrika’dan gelen göç dalgası, kaçak ve göç kampları kurulması ve havanın
Ankara’ya son gidişimde “DOST” kitap evinden Nikolay Çernişevski’nin (1828–89) “Ne Yapmalı?” romanını aldım ve okudum.
Bu yazıma başladığımda hükümet aleyhtarlarının belkemiği olan aşırı uçlar Plovdiv’in postane meydanını inletiyor, yalnız yerliler
Ülkemize sığınanlara ev sahipliği yapmak vatandaşlık görevimizdir. Suriyeli kaçak sayısının 200 bin olacağı haberiyle yabancı
Ömrümün baharındayım. Her şeyi bilmek, öğrenmek, alabildiğine sevmek ve sevilmek çağım. Etrafını görebilmek gerçekten çok
Filibe (Plovdiv) İl Mahkemesi’nin 600 yıllık Müslüman vakıf mülkü olan “Kurşun Cami”yi Bulgaristan Baş Müftülüğüne iade
Günümüzdeki demokrasi anlayışı ve ters işleyişi: İlk başta demokraside hakem olmadan olmaz, dedik. Kuşkusuz toplumsal hakem rolü derken,
DEVRİM diyenler oldu. Millet birbirine düşmedi, pis kan akmadı, yani devrim değildi. Sonra EVRİM dediler.
Demokrasi, futbol karşılaşması gibi bir oyundur ve hakem olmadan olmaz! Önce şu çok konuşulan, tartışılan
42. Millet Meclisi’nin 6 Ekim 2013 oturumunda vekiller eski Başbakan Boyko Borisov’un 4 yılda özel
Bu Pazar sizlere “ZAMANI DOLMUŞ İŞLER” başlıklı bir yazımı okutmak istiyordum. Bulgaristan’da 24 Üniversite, Yüksek
2013’te Bulgaristan’da politik partilerden oluşan yapıda değişime işaret eden oluşumlar ortaya çıktı. Bir defa, 2012
Yıllardan beri birbirine selam vermeyen Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) Başkanı Sergey Stanişev ile Bulgaristan Cumhuriyeti için Vatandaş
21 Ekim 2013 akşamı Sofya’da Ulusal Kültür Sarayı’nın 7. salonunda, 1983 yılına kadar Bulgaristan Komünist