Konu: Bulgaristan’da Yaşayan Her Kardeşimiz Bir Kahramandır.
Tırnova, Ziştovi (Sviştov) Provadi, Varna, Sistre, Köstendil, Dubniçe Ahyolu, Kızanlık, Karlova, Hasköy örneklerinde acı gerçekler.
Bulgaristan’da Osmanlı Maddi Kültür Mirasının Tasfiyesi (1878-1908)
Bulgaristan Prensliğinde Osmanlı ve İslam maddi ve manevi, kültürel mirasının yıkılarak yok edilmesi ve ele geçirilen toprakların tarih izlerinden arındırılıp geçmişin silinip çöpe atılması bir Rus fikriydi ve daha fazla batı medeniyetine benzeme hevesiyle gerçekleştiriliyordu. Uygulanan planların başında şehir plancılığına basılmıştı. Sofya ve diğer Bulgar şehirlerine gidenlerin dikkatini çekmiştir, 1880’den sonra kurulan binaların planları hep Avusturya yüksek mimarları tarafından çizilmiş, anıtları da İtalyan heykeltıraşları yonmuş, dökmüş ve dikmiştir.
Bu yazımızda, bu gelişmenin Sofya Müslüman Mezarlığının yerine Halk Meclisi kurulmasıyla başladığına işaret etsek de, Prensliğe ayrılan topraklardaki büyük şehirlerde hemen başladığını ve öncelikle camilere, medrese ve diğer vakıf mallarına yöneldiğini görüyoruz.
Tırnova:
Tırnova’da savaş öncesinde 16 cami, 10 mescit ve 7 medrese vardı. Kavak Baba Zaviyesi Camisi (Tekye Camisi) Rusların şehri işgalinden sonra aslına rücû ettirilerek kiliseye tahvil edilmişti. Tırnova’da Bacdarlık, Konak, Saraçhane, Burmalı, Boyalı, Debbağhane, Frenkhisarı, Kayaaltı, Feyzi Ağa, Kadı ve Zincirli Bîkâr Camileri Bulgaristan hükümetleri tarafından yıktırıldı. Cami-i Kebir, Sv. Kiril i Metodiy Erkek Gimnazyumuna, Gazi Firuz Bey Camisi (Hisar Camisi) ise cephaneliğe dönüştürüldü.1
1885 yılı itibariyle Tırnova’da yalnızca 3 cami mevcuttu.
Bunlar Pazarlıkyeri ve Köprü Camisi ile Çeşmebaşı Mescidi idi. Pazarlıkyeri Camisinin belediye tarafından yıkılması üzerine tazminat olarak Prens Ferdinand tarafından 1892 yılında Yeni Cami veya Ferdinand Camisi adıyla anılan başka bir cami yaptırıldı. İmaret Medresesi, Vali İbrahim Ağa, Söğütlük, Çataklı, Şamlıoğlu mescitleri ile Çingene ve Kayabaş mahallelerinde ikişer mescit belediye tarafından yıkılarak arsaları satıldı. Keza, İmaret, Boyalı, Kayaaltı, Orta, Komalak medreseleri yıkılırken, Feyzi Ağa Medresesi kiliseye, Kavak Baba Medresesi ise hana tahvil edildi. 1912’de Köprü ve Ferdinand Camileri ile Çeşmebaşı Mescidi olmak üzere Müslüman cemaatin elinde üç ibadethane bulunuyordu.3
- BOA, A.MTZ.04, No. 162/115 (13 Ocak-19 Ocak 1908); BOA, A.MTZ.04, No. 165/27 (8 Nisan 1908).
- Ahmet Hamdi Akseki, Bulgaristan Mektupları, Yay. Ferhat Koca, Rağbet Yayınları, İstanbul 2000, s. 68-70.
- Turan, The Turkish Minority in Bulgaria (1878-1908), s.194.
Ziştovi
Ziştovi Savaştan önce 19 cami bulunan Ziştovi’de camilerden ikisi şehrin sukutu ile birlikte Bulgar halkın saldırısına maruz kaldı ve Ruslar tarafından yıkıldı.
İhsaniye Camisi hükümet tarafından yıkılarak yerine tiyatro binası yapıldı. Hasan Efendi Mescidi ve Medresesi bir aralık depo olarak kullanıldı ise de 1892’de yıkıldı. İskele Camisi yandı, bir diğer cami ise yeni şehir planında yola rastladığı gerekçesi ile yıkılarak bedeli Cemaat-i İslamiye Meclisine ödendi. 1897’de Velişan (Hacı Veli Ağa?) Camisi, duvarlarının mâil-i inhidam olduğu gerekçesi ile belediye meclisinin aldığı karar uyarınca yıkıldı. Belediye enkazdan yeni bir cami yapılmasına izin verdi. Savaş sırasında el konulan Rüşdiye mektebi Bulgar Gimnazyumuna çevrildi. Yanı başına kışla inşa edilmesi sebebi ile 1908 yılında mahalli hükümet tarafından 200 yıllık Müslüman mezarlığına defin yasaklandı.1
Kışla Camisi bitişiğindeki mektep ve medrese ile birlikte caminin minaresi yıkılarak cami askeri depoya çevrildi. Defin yasaklanan mezarlık ise tahrip edilerek askeri talimgâh yapıldı. 1912 yılında Ziştovi’de 7 camide ibadet edilebiliyordu.2
- Turan, The Turkish Minority in Bulgaria (1878-1908), s.201.
- Akseki, a.g.e s.83, 84.
Provadi, Varna, Silistre, Köstendil ve Dubniçe
Provadı
Provadi’de 1880’de imar planı hazırlanmasından sonra Kasım ayında Müslüman mezarlığının taşları sökülerek kaldırım yapımında kullanıldı.
Varna
Varna Belediyesi 1882 yılında Müslüman mezarlığını tahrip ederek yerine halk bahçesi yaptı.1
Yine Varna’da belediye tarafından yeni imar planına alınan ve tesviye-i tarîk maksadıyla yıkımı öngörülen Müftülüğün bitişiğindeki Abdurrahman Camisi, 24 Mayıs 1902’de kundaklandı.2
1905 yılında camiye bitişik Abdurrahman Mezarlığı“sıhhat ve selamet-i umumiye nokta-i nazarından” belediye tarafından yıkıldı.3
1908’de ise Sandıkçı Baba Camisi ve Fethi Baba Türbesi, “mâil-i inhidâm” oldukları gerekçesi ile yıkıldılar.4
Silistre
Silistre’de Akseki’ye göre 93 harbinden önce 13 cami vardı. Bu camilerden dört tanesi ile Tahtalı ve Humbalar medreseleri mahalli hükümet tarafından yıkıldı. 1912 yılında aralarında Bayraklı ve İvaz Paşa Camilerinin de bulunduğu 9 camide ibadet edilebiliyordu. Ayrıca Osmanlı döneminden kalma hastane ile Bayraklı Medrese ayakta idi.5
- Turan, The Turkish Minority in Bulgaria (1878-1908), s.200.
- BOA, A.MTZ.04, No. 78/40 (29 Haziran-1 Temmuz 1902); BOA, Y.PRK.MK, No. 11/48 (12 Mayıs 1318/25 Mayıs 1902); Turan, a.g.e., 1998 s.198. Bu olaydan bir süre önce 18 Ekim 1901’de Abdurrahman Camisi müezzini Ahmet Efendi Bulgarlar tarafından öldürülmüş, katilleri bulunamamıştı. (BOA, A.MTZ.04, No. 73/30, lef 1-8 (15 Kanunuevvel 1317/28 Aralık 1901; BOA, A.MTZ.04, No. 74/7, lef 1-4, 22 Kanunusani 1317/4 Şubat 1902).
- BOA, A.MTZ.04, No. 139/30, lef 1, 4 (27 Aralık 1905-8 Mart 1906).
- BOA, A.MTZ.04, No. 162/115; (13-19 Ocak 1908); BOA, A.MTZ.04, No. 165/27 (19 Ocak- 8 Nisan 1908).
- Akseki, a.g.e., s.72, 73.
Köstendi
Köstendil’de 1877-78 imparatorluklar arası Savaştan önce 16 cami, 3 medrese, 18 tekke vardı. 1900 başlarında 2 cami (Feridun Ahmet Bey Camisi ile Cami-i Kebir/Fatih Camisi) kalmıştı.1
Köstendil Belediyesi, 1906’da Murat Çelebi Dergâhını ve müştemilatını tanzim planı gereği yıktı, ayrıca tesviye-i tarîk sebebiyle sadece bir adet vakıf dükkânı ve kütüphanesi kalmış olan Cami-i Kebir’in iç kapısına kadar yıkılmasına karar verdi. Ancak yıkım Bâbıâli tarafından önlendi.2
Dubniçe’de sözlü efsaneye dayanarak Sv. Georgi Manastırı üzerine inşa edildiği iddiasıyla Derviş tekkesi yıkılarak yerine kilise inşa edildi. Yine Dubniçe’de yukarıda belirttiğimiz üzere iki Türk hamamı imar planı gereği 1884’te belediye tarafından yıkıldı.3
- Kiel, Bulgaristan’da Osmanlı Dönemi Kentsel Gelişimi ve Mimari Anıtlar, s.60, Lory, Sıdbata na Osmanskoto Nasledstuo, s.108
- 165 BOA, A.MTZ.04, No. 142/17 (17 Nisan-21 Mayıs 1906).
- Lory, Sıdbata na Osmanskoto Nasledstuo, s.107, 112.
Filibe
Filibe – Şarkî Rumeli’de de Osmanlı maddi kültür varlıklarının durumu farksızdı. Petâr Mijatev’e göre, Filibe’de diğer Bulgar şehirlerinde olduğu gibi eski Türk bina ve anıtlarının tahribi kurtuluş ile başlamıştı. Bunlar ya şehircilik çalışmaları çerçevesinde planlı bir şekilde yıkılmaya tabi tutulmuşlar ya da basit ihmal sonucu yıkılmaya terk etmişlerdi.1
“93 Harbi” öncesinde Filibe’de 33 cami (24’ü büyük cami, 9’u mescit), 11 tekke, 13 kilise, 1 sinagog ve 12 hamam mevcuttu.2
Rusların General Gurko idaresinde şehre girdiği 17 Ocak ile 10 Kasım 1878 tarihleri arasında camilerin çoğu Rus ve Bulgarlar tarafından tahrip edildi. 10 Kasım itibariyle ibadet etmeye elverişli tek cami Hacı İsmail Mahallesindeki Alaca Mescit (Eyne Hoca Camisi) idi. Diğer camilerden aralarında İmaret Camisi (Gazi Şehabeddin Paşa Camisi) ve Muradiye Camisi’nin (Cuma/Hüdâvendigâr Camisi) de bulunduğu sekiz tanesi Rus ordusu tarafından depo, bir tanesi ise samanlık olarak kullanılıyordu. İki cami kapalı idi, diğerleri ise tahrip edilmişti. 20 Ocak’ta yani Rus işgalinin üçüncü gününde Filibe içindeki Müslüman mezarlıklarındaki mezar taşlarının sökülmesine başlandı ve Haziran ayında yürüyüş mahalli ve tiyatro yapıldı. Filibe’nin Rus işgalinde bulunduğu süre içinde 11 tekkeden 8’i tahrip edilirken1’i kışlaya 2’si ise meyhaneye tahvil edildi.3
22 Temmuz 1878’de Rodop Komisyonu üyesi Yusuf Rıza ve Raşid Naşid Paşalar tarafından Sadarete gönderilen rapora göre Filibe’nin Müslüman mahalleleri de Rus ve Bulgarlar tarafından harabeye çevrilmişti.4
Rodop komisyonunun Filibe’ye gelişi (22 Temmuz), yıkımına ve çatısı sökülmeye başlanan Muradiye Camisini yıkımdan kurtardı.5
1879’da Şehabeddin Paşa Camisi’nin kubbelerinin kurşun kaplaması çalındı.6
Rus ordularının Şarkî Rumeli’yi terkinden sonra Filibe Cemaat-i İslamiyesi, Muradiye ve Şehabeddin Paşa camilerini tamir ettirmek üzere Şarkî Rumeli mal sandığında mahfuz 2.000 lirayı vilayetten talep etti ise de vakıf meseleleri henüz çözümlenmediği gerekçesiyle kendilerine olumsuz yanıt verildi.7
Valilik, harap haldeki Şehabeddin Paşa Camisi ve Medresesine mevkuf köylerin yıllık 50.000 kuruş değerindeki öşür bedellerini topladığı halde, bu meblağ mütevelli heyetine aktarılmadığı gibi yine bu eserlere vakfedilmiş olan Canbaz Han’ın 1881’de mahalli hükümet tarafından yıkılması cemaati çaresiz, hizmetlileri ise maaşsız bıraktı.8
Şehabeddin Paşa Camisi, 1885’te Şarki Rumeli’nin Bulgaristan’a ilhakı arifesinde halen tamir edilemediği için ibadete kapalıydı. Bâbıâli, “bu misüllü müberrât-ı meşhûre-i İslamiye’nin idâmesi mesâilinin istihsali şân-ı celîl-i saltanat-ı seniyye muktezeyât-ı aliyyesinden” olduğu mütalaasıyla“Rumeli-i Şarkî’deki evkâf-ı mazbûta idaresinin vilayete terkiyle mukâbilinde hazine-i evkâf-ı hümâyûna itâsı kararlaştırılmış olan meblağ-ı merkûmenin hîn-i tesviyesinde mahsubu icra olunmak üzere” tamir için gerekli parayı gönderdi.9
İşgalden sonra Ruslar tarafından kışlaya dönüştürülen İmaret mahallesindeki vakıf mahkeme binası, Şarkî Rumeli nizamnamesine aykırı olarak vilayet idaresi tarafından da aynı amaçla kullanılmaya devam etti.10
Rus ordusunun gelişiyle park, okul vs. yapmak üzere mezarlıklara ve sair emlake yönelik olarak başlayan taarruz, vilayet nizamnamesinin 36. ve 341. Maddelerine 11 aykırı Naşid Paşalar tarafından Sadarete gönderilen rapora göre, Filibe’nin Müslüman mahalleleri de Rus ve Bulgarlar tarafından harabeye çevrilmişti.12
Rodop komisyonunun Filibe’ye gelişi (22 Temmuz), yıkımına ve çatısı sökülmeye başlanan Muradiye Camisini yıkımdan kurtardı.13
1879’da Şehabeddin Paşa Camisi’nin kubbelerinin kurşun kaplaması çalındı.14 Rus ordularının Şarkî Rumeli’yi terkinden sonra Filibe Cemaat-i İslamiyesi, Muradiye ve Şehabeddin Paşa camilerini tamir ettirmek üzere Şarkî Rumeli mal sandığında mahfuz 2.000 lirayı vilayetten talep etti ise de vakıf meseleleri henüz çözümlenmediği gerekçesiyle kendilerine olumsuz yanıt verildi.15
Valilik, harap haldeki Şehabeddin Paşa Camisi ve Medresesine mevkuf köylerin yıllık 50.000 kuruş değerindeki öşür bedellerini topladığı halde, bu meblağ mütevelli heyetine aktarılmadığı gibi yine bu eserlere vakfedilmiş olan Canbaz Han’ın 1881’de mahalli hükümet tarafından yıkılması cemaati çaresiz, hizmetlileri ise maaşsız bıraktı.16
Şehabeddin Paşa Camisi, 1885’te Şarki Rumeli’nin Bulgaristan’a ilhakı arifesinde halen tamir edilemediği için ibadete kapalıydı. Bâbıâli, “bu misüllü müberrât-ı meşhûre-i İslamiye’nin idâmesi mesâilinin istihsali şân-ı celîl-i saltanat-ı seniyye muktezeyât-ı aliyyesinden” olduğu mütalaasıyla“ Rumeli-i Şarkî’deki evkâf-ı mazbûta idaresinin vilayete terkiyle mukâbilinde hazine-i evkâf-ı hümâyûna itâsı kararlaştırılmış olan meblağ-ı merkûmenin hîn-i tesviyesinde mahsubu icra olunmak üzere” tamir için gerekli parayı gönderdi.17
İşgalden sonra Ruslar tarafından kışlaya dönüştürülen İmaret mahallesindeki vakıf mahkeme binası, Şarkî Rumeli nizamnamesine aykırı olarak vilayet idaresi tarafından da aynı amaçla kullanılmaya devam etti.18
Rus ordusunun gelişiyle park, okul vs. yapmak üzere mezarlıklara ve sair emlake yönelik olarak başlayan taarruz, vilayet nizamnamesinin 36. ve 341. Maddelerine 18 aykırı olarak vilayet idaresi döneminde ve Şarkî Rumeli’nin Bulgaristan’a ilhakından sonra da devam etti.19
1889 yılında Cuma Camisi önündeki 15 adet vakıf dükkân Filibe belediyesi tarafından yıkıldı.20
1891’de Şehitlik mezarlığı sergi (fuar) mahalli yapılmak üzere, Pınarcık, Saat ve Kapaklı Tepeleri önlerindeki mezarlıklar ise “hijyen” gerekçesiyle taşları sökülerek tahrip edildi. 21
Develer ahırı, Eyne Hoca ve 1891’deki ilk saldırıyı atlatan Saattepe Mezarlığı 1897’de ortadan kaldırıldı.22
Ertesi yıl Eyne Hoca Camisi Filibe Belediyesi tarafından yıkıldı.23
1905’de Karşıyaka mahallesindeki Tatarhane Mezarlığıtahrip edildi.24
Filibe Müftülüğü ve Cemaat-i İslamiyesi, belediye kadar, Bulgar halkın da saldırılarından korumak için komiserlik yardımı ile 1895’de Umum İslam Kabristanı’nın, 1908’de ise Hacı Hasan Mahallesi mezarlığının etrafını duvarla çevirerek bekçi tuttu. Çünkü mezar taşları sökülerek kaldırım, çeşme, duvar vs. inşaat işlerinde kullanılıyordu.
- Mijatev, Art and Society of Bulgaria in the Turkish Period, s.292.
- Kiel, Art and Society of Bulgaria in the Turkish Period, s.27; Aynı yazar, Bulgaristan’da Osmanlı Dönemi Kentsel Gelişimi ve Mimari Anıtlar, s.16; Turan, “1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Filibe’de Yıkılan Osmanlı Eserlerine Dâir Bir İngiliz Belgesi”, s.242; Aynıyazar, The Turkish Minority in Bulgaria (1878-1908), s.198; Aynı yazar, “1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nın Bulgaristan’daki Türk Varlığına ve Mimarî Eserlerine Etkisi”, s.769. Turan, “1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Filibe’de Yıkılan Osmanlı Eserlerine Dair Bir İngiliz Belgesi”, s.244-251; Aynı yazar, The Turkish Minority in Bulgaria (1878-1908), s.193-199.
- BOA, Y.EE, No. 42/118 (10 Temmuz 1294/22 Temmuz 1878); Turan, “1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Filibe’de Yıkılan Osmanlı Eserlerine Dâir Bir İngiliz Belgesi”, s.246.
- BOA, Y.EE, No. 42/118 (10 Temmuz 1294/22 Temmuz 1878).
- Aydın, Şarki Rumeli Vilayeti, s.212. 173 BOA, A.MTZ.RŞ, No. 9/6, lef 41, 42 (31 Mayıs-21 Ekim 1881).
- BOA, A.MTZ.RŞ, No. 9/6, lef 12, 21, 29, 34, 39, 40, 50, 51, 55, 56, 60 (8 Şubat 1881-6 Haziran 1881).
- BOA, A.MTZ.RŞ, No. 9/6, lef 72, 73, 75, 78, 80 (3 Mart 1884-5 Ağustos 1885).
- BOA, A.MTZ.RŞ, No. 9/6, lef 9, 10, 28, 43, 44 (14 Ocak-20 Eylül 1881).